Taş Çorbası Masal Etkinliği

Neden şarkılı Masallar?

Köy deyince aklımıza ilk gelenlerdendir imece ve misafirperverlik kavramları. Köylerde evlerin kapıları kilitli olmadığı sürece içeriden olduğu gibi dışarıdan da açılır. Bilge gezginin geldiği köyde ise kapılar yabancılara olduğu gibi birbirlerine de kapalı, herkesin aşı kendine yetecek kadar, bahçeleri kalın duvarlarla çevrili, sokakları ıssız.  Gezgin, bir tas çorba istediği evden yemek kokuları geldiği halde geri çevrilince anlıyor ki bu köy paylaşmayan köy. O da ne yapsın, “Madem yemeğiniz yok, öyleyse ben sizi soframa davet edeyim” diyor ve heybesinden bir taş çıkararak gezginlere özgü taş çorbası yapacağını söylüyor.

 Meydana kazanı kurup suyu kaynatıyor, içine taşı atıyor. Çorbanın nefis kokusuyla birlikte köye yardımlaşmanın, beraberliğin, dayanışmanın mutluluğu yayılıyor. “Taş çorbası nasıl kokar, sihirli mi?” derseniz, evet, ama bildiğiniz türden sihir değil.

Judith Malika Liberman’ın geleneksel masalları yeniden yorumladığı ‘Şarkılı Masallar’ serisinden olan  ‘Taş Çorbası’ masalı bugün 1. Sınıf öğrencilerimizin konuğu idi.

Haberi Paylaş:

Scroll to Top