Müze kültürünü bir toplumu en çok güçlendiren, geliştiren ve koruyan unsur olduğunu düşünüyoruz. Tarihini bilen, ona sahip çıkan, ondan dersler çıkaran toplumlar gelişir ve var olur. Bu ilkeyle hareketle müze atölyelerimize yeni bir soluk getirdik.
Ankara Rahmi Koç Müzesi ile ortaklaşa yürüttüğümüz “Müze Benim Evim” adlı projemizi emin adımlarla devam ediyoruz. Velilerimizin, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin katılımıyla birlikte müzeye bambaşka bir bakış açısı katmayı hedefledik. “Müze nedir, ne için vardır, nasıl gezilir, nasıl keyif alınır?” gibi soruları yaşayarak ve eğlenerek cevaplandırdığımız bu yılda öğrencilerimiz Koç Müzesi’ndeki Ankara Tablosu üzerine çalıştılar.
Tüm 3 ve 4. Sınıf öğrencilerimiz “Sandık Sepet Ankara” kitabını okudu. Bunun üzerine her biri müzeyi ziyaret ederek müze atölye çalışmalarını gerçekleştirdiler. “Müze nasıl ve neden gezilmeli?” sorusuna cevap bulacak ve müze gezme kültürü kazandıracak şekilde hem eğlendi hem de kalıcı öğrenmeyi sağlayacak şekilde bir çıktı ürettiler.
Bunun üzerine okudukları kitap ve Ankara kalesi hakkındaki eleştirel düşünce ve bilgi gerektiren sorulara cevap buldular.
Projenin diğer bir aşaması olan kitabın yazarıyla buluşma aşamasına gelmiş bulunmaktayız. Öğrencilerimiz Pelin Güneş ile Online şekilde buluştular.
Yükselen Koleji olarak başından sonuna kadar planlanmış projemizin her bir adımını içimize sinerek, çocuklarımızdaki değişimi görerek ve çocuklara bir şey ürettirerek geçtik.
Biz sanatla, edebiyatla, tarihle yükseleniz!
Tablo hakkında ek bilgi;
Hollanda Rijksmuseum’dan ödünç alınan 18’inci yüzyıla ait ‘Ankara Manzarası’ tablosu uzun yıllar Halep manzarası tablosu olduğu düşünülmüş. Prof. Dr. Semavi Eyice’nin 1972’de yayınlanan ‘Ankara’nın Eski bir Resmi’ adlı eserinde resmin Ankara’ya ait olduğunu ortaya koymasıyla eser, Ankara kent çalışmalarına katkı sağlayabilecek çok önemli bir belge olarak akademik alanda kabul görmüş.
